Dr. Yaşar Şekerci'nin doktora çalışmasının gözden geçirilmiş bir versiyonu olan bu kitap, insanın diğer insanlara nazaran biraz daha fazla yaşamış olmasının bireysel ve toplumsal etkilerini, teorik ve ampirik araştırmalar ışığında akademik bir perspektifle ele alıyor.
Türkiye'de gerontoloji, geriatri, yaşlılık sosyolojisi, yaşlılık psikolojisi, yaşlı sağlığı ve sağlık psikolojisi gibi disiplinler görece bir olgunluğa ulaşmışken yaşlanma ve yaşlılığı iletişim perspektifiyle inceleyen, özellikle sağlık iletişimi disiplinini yaşlılık çalışmalarına entegre eden araştırmalar henüz sınırlıdır. Oysa yaşlanmayı anlamanın, empati kurmanın ve çözüm üretmenin anahtarı iletişimde saklıdır. Bu kitap, yaşlanma ve yaşlılıkta sağlık ile iletişimin iç içe geçmiş teorik ve uygulamalı doğasını incelemeyi; özellikle sağlık iletişimi perspektifiyle hem dünyada hem de Türkiye'de yaşlı bireylerin deneyimledikleri sosyal, sağlık ve dijital eşitsizlikleri görünür kılmayı amaçlamaktadır. Bu yönüyle eser, yaşlanmayı sağlık ve iletişim perspektifiyle anlamak isteyen tüm okurlar için bir başvuru kaynağı niteliğindedir.
Şekerci, bu kitabı yoksullaşarak yaşlanmadığımız, yaşlanmanın bir zül, yaşamanın ise bir maliyet olarak görülmediği; yaş ayrımcılığının olmadığı, sağlıklı, mutlu, müreffeh bir yaşlı dostu Türkiye ve dünya idealine adıyor.
