Anadolu’dan dünyaya uzanan bir servet ve sessiz bir güç: Bor…
Elmastan sonra en sert element olan bor, XX. yüzyıldan itibaren dünyanın yeni güç dengeleri arasında stratejik bir yer edinmiştir. Osmanlı Devleti’nin son yüzyılında gayrimüslim girişimciler tarafından bor cevheri üretim ve ihracatı başlamıştır. Bor sektörü, Türkiye Cumhuriyeti döneminde yabancı yatırımcıların yanı sıra yerli girişimciler ve kamu yatırımlarının da katılımıyla, planlı kalkınma hamleleri doğrultusunda gelişmeye devam etmiştir. Günümüzde ise bor, birçok sektörün vazgeçilmez hammaddeleri arasında yerini almıştır.
Bor cevherinin, Anadolu topraklarında tarih boyunca geçirdiği dönüşümlerini başta Osmanlı ve Cumhuriyet arşiv belgeleri olmak üzere geniş bir literatürden yararlanarak açıklayan bu kitap, bor madeni üzerine kaleme alınmış kapsamlı bir tarih çalışmasıdır. Böylece kitap, okurunu bir madenin ötesinde bir stratejik miras ile ilgili uzun bir yolculuğa çıkarmaktadır.
Yerin altındaki cevher, okurun gözleriyle anlam kazanacaktır…