İslam hukukunda ölenin mirası üzerindeki hakların ödenmesinden sonra kalan malın mirasçılar arasında nasıl pay edileceğinden bahseden ilim dalına “feraiz” denir. Feraiz kelimesi miras paylaşımı ile ilgili hükümler içeren Nisa suresi 11,12 ve 176. ayetlerde, sahiplerine verilmesi Allah tarafından farz kılınmış hisseler anlamındaki “fariza” kelimesinin çoğuludur. Feraiz Kur’an ve sahabi içtihatları temeline oturan ve fıkhın oluşum aşamasında belli bir sistematiğe kavuşmuş, kendine has konuları ve özel terimleri ile İslam fıkhının bağımsız bir ilim dalı haline gelmiştir. Miras taksiminin eşit olmayan hisseler ilkesine dayanması dışında feraiz sistemi yapısal olarak ciddi bir eleştiriye tabi tutulmadan İslam toplumlarında uygulana gelmiştir. Ancak son dönemlerde Kur’an muhaliflerince ortaya atılan ve bazı kimselerde akıl karışıklıklarına sebep olan Kur’an’da matematiksel hata bulunduğu iddiası miras ayetlerindeki verili pay oranları ile taksim yapıldığında hesabın her zaman tam çıkmayıp, bazen miras malının yetmemesi, bazen de bir miktar malın artmasına dayandırılmaktadır. Hz. Ömer döneminde verili oranlara göre miras paylaşımı yapıldığında malın varislere yetmemesi halinde, Abbas b. Abdül-muttalib’in teklifi üzerine, avl işlemi adı altıda oranlarda eksiltmeye gidilerek; bir miktar malın artması halinde ise artan kısım red işlemi adı ile tekrar hak sahipleri arasında pay edilerek aşılmaya çalışılmıştır. Hz. Ömer’in vefatından sonra Abdullah İbn-i Abbas bu uygulamaya karşı çıkarak, bütün varislerin hisse oranlarının değiştirilmesi yerine asabelik durumunda belirli hisseleri belirsiz hale gelen varislerin hisselerinde değişikliğe gidilmesi, diğer hisselere dokunulmaması yönünde görüş belirtmiştir. Dört Sünni mezhep ile İbaziye ve Şianın Zeydiye kolu avl konusunda Hz. Ömer’in uygulamasını, İbn Hazm ve Şia’nın Caferiye kolu ise İbn-i Abbas’ın görüşünü benimsemiştir. Miras taksim ilkelerinin tam bir sistematiğe kavuşmadığı sahabe dönemleri için içtihada dayalı bir çıkış yolu olarak başvurulan avl ve red yöntemleri gerçekte feraiz sisteminde halledilmesi gereken bazı noktaların hala var olduğunun da göstergesi durumundadır. Hal böyle iken bu yöntemler, daha sonraki tarihi süreçler içinde olması gerekenin aksine asli birer yöntem olarak kabul görüp günümüze kadar uygulana gelmiştir. Avl ve red işlemleri iki hamlede malın tamamen dağıtılmasını sağlayabilmekte ise de miras ayetlerinde verilen oranları devre dışı bırakarak başka oranlar ihdas etmekte ve sonuç itibariyle mirasçılara, Kur’an’ın talimatı ile hak ettiklerinden farklı miktarlarda mal verilmesine sebep olmaktadır. Bu ise miras pay oranları konusunda Kur’an’ın koyduğu hükümlerin değiştirilmesi anlamına gelmekte, kısaca uygulanan miras paylaşım sistemi hata vermektedir. Kur’an’da böyle bir durumun varlığı söz konusu olamayacağına göre ayetleri anlamada hata yapılmış olduğuna hükmetmek ve miras ayetlerini bu bakış açısı ile yeniden değerlendirmek bir zorunluluk olarak karşımıza çıkmaktadır. Bunun için de miras ayetlerinin anlaşılmasında red ve avli zorunlu kılan noktaları belirleyip her miras hesabında sonucun artıksız ve eksiksiz çıkmasını sağlayacak tespitler yapmak gerekmektedir. İşte elinizdeki çalışma bu düşüncenin eseri olarak ortaya çıkmıştır. Çalışmada önce feraiz ilminde temel paylaştırma yöntemleri olarak “adile”, “avliye” ve “reddiye” meseleleri örnekleri ile tanımlandı. Daha sonra miras ayetlerinin matematiksel özelliği, miras ayetlerindeki bazı lafız ve cümlelere verilen anlamların yeniden şekillendirilmesi, miras ayetlerinden çıkarılan ve miras paylaşımı sırasında dikkate alınması zorunlu olan ilkeler ortaya konuldu ve ayetler bu ilkeler doğrultusunda değerlendirilmeye çalışıldı. Her bir konu gerektiğinde tablolarla desteklendi. Çalışmada feraiz ilmi bir bütün olarak ele alınmayıp sadece red ve avl işlemlerinin devre dışı bırakılmasını sağlayacak bakış açısı takip edilmiştir. Bu sebeple mevcut hali ile kalması konumuzu etkilemeyecek olan hacb vb. konulara değinilmedi. Zevilerham konusu ise kitabın sonunda özet olarak aktarıldı. Her türlü yapıcı eleştiriye açık olan bu çalışmanın faydalı olacağını umuyoruz. Başarı Allah’tandır.
Tanıtım Metni