“Anmak” ve “hatırlamak”, her iki sözcük de dağarcığımızda bir kişinin ya da bir öbek insanın yaptığı bir eylem olarak önemli şeyleri konu edinir, dikkate alır. Hatırlamak hatırlayan için ne kadar önemli olsa da asıl önem hatırlanana verilmektedir. Hatırlanmak istenen, anılan bir kişi ve onunla yaşanan şeyler �se duygusal bir boyut anılar içinden süzülüp çıkar. Hele ki, bir insanı anan bir öbek insan ise, onu tanıyanların anıları hem duygusal hem de rasyonel bir boyut kazanır.Bu nedenle anılan kişi bu dünyadan göçmüş ise, bu ifadeler bir tür hüsnü şehadet, onun �y� olduğu demektir ki, bu anan �le anılan arasındaki saygının ifadesidir. Bu ifade yazıya döküldüğünde, ele alınan bir kitabın sayfalarında okunduğunda gerçek dünyevi bir somutluğa ulaşır.Aramızdan 3 Ocak 2025 tarihinde ayrılan Başkent Üniversitesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Ferhan Mutluer-Gündüz bu kitap çalışmasında meslektaşlarının ve öğrencilerinin duygularının kâğıda dökülmesine vesile oldu.
Tanıtım Metni