“Hep güçlü olmalıydım. Hep idare etmeliydim. Ağlamamalı, üzülmemeli, annemi üzmemeliydim. Ama ben neredeydim?” Küçük yaşlardan itibaren annenizin ruh halini gözlemleyerek büyüdüyseniz, bir gülümsemesiyle nefes alıp bir öfkesiyle kasıldığınızı hatırlıyorsanız, bu kitap sizi anlatıyor olabilir. İyi Evlat Sendromu, zor, eleştirel, narsistik ya da duygusal açıdan ulaşılmaz annelerle büyümüş, kendi ihtiyaçlarını bastırarak “iyi evlat” olmayı öğrenmiş kadınlara sesleniyor. Bu kitap anneliği, evlatlığı, kadınlığı, yükleri ve özgürlüğü yeniden düşünmek için bir davet. Eğer hayatınız boyunca “iyi evlat” olmak için çok fazla şeyden vazgeçtiyseniz, artık kendiniz olmanın zamanı gelmiş olabilir. İyi Evlat Sendromu, geçmişinizi anlamak, bugününüze sahip çıkmak ve yarınınızı yeniden kurmak isteyen tüm kadınlara ithaf edildi.
Tanıtım Metni