Her insan, farkında olmadan hayat çemberinin içerisinde semazen gibi dönüp durur. Kimileri, semanın döne döne açılan kapılarında başlarını alçakgönüllülükle eğer, ellerini göklere doğru açar. Evrenin sonsuzluğunda varlıkların ötesinde, Hakk’ın sesini duymaya ve kalplerine gelen ilâhî mesajı anlamaya çalışır. Kimileri ise bu manevî yolculuğu başka bir şekilde arar. Ne aşkın ne de şarabın sarhoşluğuyla ilgilenirler. Ne helâl ile yetinirler, ne de haramda kaybolurlar. Felek onları savurur; başları ince bir iple bağlı, ucu bilinmeyene doğru uzanan bir fırıldak gibi… Gerçek anlamı ararken, sadece gölgeden kalan izleri takip ederler. Geçmişte yaşanmış travmaların içsel yolculuğu ve karmaşık duygularının ele alındığı bu kitapta, tarihsel ve günümüz sosyal sorunlarına atıfta bulunularak bireylerin hem kendileriyle hem de başkalarıyla kurdukları karmaşık ilişkiler, toplumsal düzen çerçevesinde ele alınmaktadır.
Tanıtım Metni