Kaybedecek çok fazla ama kazanacak daha da fazla şeyiniz olduğunda ne olur?On altı yaşındaki Iduna karanlık bir sır saklıyordu. Görünüşte o Erindelli bir köylü kızı, hevesli bir mucit ve Prens Agnarr’ın en iyi arkadaşıydı ama o aynı zamanda gizliden gizliye bir Northuldra’ydı. Ormanın düştüğü günden beri Erindelliler intikam hissiyle Northuldra’yı küçümseyip güvenmediler. Onlar için Northuldra’nın, Erindel’in bir kısmı ile birlikte, Sihirli Orman’da aşılmaz bir sis duvarının ardında mahsur kalmasının bir önemi yoktu. Iduna sisin neden dağılmayı reddettiğini veya daha en başta neden duvar gibi indiğini bilmiyordu. Kesin olan bir şey varsa o da kimliğini herkesten saklaması gerektiğiydi; Agnarr’dan bile. Hayatı buna bağlıydı.Neyse ki Agnarr, Iduna’nın, yıllar önce kutlamaların felakete dönüştüğü o günde, rüzgârda uçuyormuş gibi görünen o Northuldralı kız olduğunu bilmiyordu. Agnarr’ın babasını, Kral’ı kaybettiği o gün. Kendisinin de neredeyse ölmek üzere olduğu gün. Agnarr’ın bildiği tek şey, yirmi bir yaşına basıp Erindel’in tahtına geçene kadar kendisinin yerine ülkeyi yöneten baskıcı konseyin ve iyi niyetli kral vekilinin beklentilerinin ve onu bekleyen kraliyet sorumluluklarının ötesinde Iduna’nın gerçek bir dost olduğuydu.
Tanıtım Metni