Mistik bir sahil kasabasında başlayan sıradan bir yaz, kök hücre araştırmaları, zamanla yarışan bir tedavi ve kuşaklar arası gizemli bir sır eşliğinde unutulmaz bir serüvene dönüşüyor. Kayra Yedikale, Didim’de kurmaya çalıştığı yeni hayatında arkadaşlık, aşk ve aileye dair sorularla boğuşurken, geçmişi sessizlikle örtülmüş eski bir nörobilim profesörünün hayatına, Glaukos’un rüyalarıyla şekillenen bilimsel kehanetlere ve katman katman açılan bir yüzleşmeye sürüklenir. Kimi zaman antik bir sezgi, kimi zaman etik bir çıkmaz gibi beliren bu yolculukta, hem bilimin olanakları hem de insan kalbinin sınırları sorgulanır. Demans tedavisinde devrim niteliğindeki ilaçlar, biyolojik zamanın ötesine uzanan deneyler ve gölgeli geçmişlerle örülü ilişkiler; genç karakterlerin içsel dönüşümünü de kaçınılmaz kılar. Didim Kehaneti yalnızca bir keşfin hikâyesi değil; affetmenin, hatırlamanın ve dönüşmenin ne anlama geldiğini irdeleyen, duygusal derinliği yüksek bir anlatıdır.
Tanıtım Metni